29 Nisan 2013 Pazartesi

GÜNLERDEN PAZARTESİ 33 HASTALAR!..

 



İşte pazartesinizin neşesi fıkralar karşınızda.Neşeniz bol,huzurunuz tam,keyifiniz güzel olsun diyorum ve huzurunuzdan çekiliyorum...



 **Kadının biri piskologa başvurur.Piskolog,hangi konuda yardım almak istediğini sorar.
Kadınla piskolog arasında şu konuşma geçer:
-Eşimi çözmek istiyorum.Nasıl,çözebilirim?
-Eşinizi kim bağlamış?
-Sanırım ailesi...
                                                                              ###      

**Bir kadın psikologa gider.Psikolog,problemin ne olduğunu sorar.Aralarında şöyle bir konuşma
geçer:
-Kaynanamla hiç geçinemiyoruz.
-Eşinizle iletişiminiz nasıl?
-Çok iyi.Hiç bir problemimiz yok.
-Eminmisiniz?
-Evet.Neden sordunuz?
-Eşinizin 46 kromozomundan,23 ü kaynananızdan da...

                                                                            ###
**Kadının biri doktora sorar:
-Doktor kocam uykusunda durmadan konuşuyor.Bunun bir çaresi yokmudur?
-Gayet basit bir çaresi var.Ona gündüzleri konuşma fırsatı verinseniz,hiçbirşeyi kalmaz.

                                                                           ###

**Hasta doktora derdini anlattı:
-Sabahları bir türlü yataktan kalkamıyorum.Canım çalışmak da istemiyor.
Doktor:
-Şikayetiniz bunlar mı?
Hasta:
-Evet.
Doktor:
-Bunun adı tembellik.
Hasta:
-Biliyorum,doktor.Ama patronuma hastayım demek için bunun Latince bir adı yok mu?

                                                                       ###

**Temel hastalanmış.Tedavi olmak için gittiği doktor sormuş:
-Sigortalımısın?
Temel cevap vermiş:
-Hayır.Ben Karadenizli'yum.




                                                                               Sevgiyle kalın....










kaynak:En güzel karışık fıkralar
             En güzel çocuk fıkraları

26 Nisan 2013 Cuma

AMSTERDAM!!...... BİR DE BENDEN DİNLEYİN..


Hollanda'nın sembolü.......

 

kanal kenarındaki keyifli kafeler..
*Amsterdam,Hollanda'nın idari olmayan başkenti.İdari başkent Lahey.
*Amstel ırmağı üzerinde kurulan şehir, ismini de bu ırmaktan almış.
*Turistlerin ilk ziyaret ettikleri yer ünlü Dam Meydanı.
*Kanallar üzerine kurulan Amsterdam,17yy.dan kalma tarihi yapıları, yüzen evleri,inanılmaz sayıdaki bisikletleri ve müzeleri ile turistlerin akınına uğrayan şehirlerin başında gelir.
*Araç yerine bisiklet kullanılan şehirde,araç park ücretleri yüksektir.Otobüs ve tramvay harici daha çok kanallar üzerinden deniz otobüsü,deniz taksileri ile ulaşım sağlanmaktadır.


Hollanda'da ve tabii Amsterdam'da yer sorunu olduğundan kanallar üzerinde yüzen evlerden çokça faydalanılmakta.

*Schipol hava alanı şehir merkezinden trenle 15-20 dakika uzaklıktadır.
*Her saat yaşayan bir şehir olan Amsterdam'da,özellikle akşam saatleri kafe ve restaurantlarda
keyifli zaman geçirebilir,gecenin geç saatlerine kadar eğlenceye devam edebilirsiniz.
*Kısa süreliğine geldiyseniz,Turistler için yapılan şehir turlarına katılın.Ayrıca kanal turu yapmayı da unutmayın.Binaların ve çevrenin güzelliğine hayran kalacaksınız.




kanallar şehiri





her türlü konforu olan yüzen evler.arkadaki binaların tepelerindeki demir çengellere dikkat!,,bina cepheleri dar olduğundan eşya taşımak merdivenlerden yapılamadığından bu çengellerle dışarıdan yapılmakta.

kanal üzerinde keyifli saatler..



*De L'europe Amsterdam ve Otel Sofitel Legend The Grand Amsterdam gibi ödüllü ve
Ambassade Otel gibi romantik otellerin haricinde bütçenize uygun çok sayıda merkezi otel
bulabilirsiniz.
*Ünlü çiçek pazarına gidin,bin bir çeşit çiçeği inceleyin,kokuları içinize çekin.Hollanda'nın simgesi lale soğanlarını ve lale zamanı ise çeşitlerine inanamayacaksınız.
*Amsterdam'daki meşhur elmas, pırlanta atölyelerinden birini gezin.Hollanda elması işleyip pırlanta olarak dünyanın her tarafına satış yapan bir ülke.Kim bilir belki kendinize bir hediye alırsınız !!..
*Uzun bir süredir restorasyonda olan Rijks Museum yeni açıldı.5000 e yakın resim barındıran
bu ünlü müzeyi gezmek için muhakkak zaman ayırın.Ayrıca Van Gogh Müzesi,Anna Frank
Museum,Rembrant Evi kısa bir tatil programında bile kesinlikle görülmesi gerekli yerler.
*Şehiri yaşamak istiyorsanız kanal kenarlarında yürüyüş yapın,kafelerde dinlenin,yeni ve
değişik yerler keşfedebilirsiniz.Ünlü Red Light bölgesini gezin.
*Amsterdam çevre gezilerine kesinlikle katılmalısınız.
 #Peynir fabrikalarını gezip,Hollanda'nın meşhur peynirlerinin tadına bakabilir ve alabilirsiniz.
#Avrupa'nın en büyük limanı Rotterdam şehirinde ki ilginç mimari örnekler sizi şaşırtacaktır.
#Delft,sakinliği ve güzelliği ile olağanüstü bir şehir.Ayrıca Delft Blue porselenleri dünyaca meşhur.
#Volendam ve Marken ise kesinlikle görülmesi gereken balıkçı kasabaları.Buralarda yaşayanlara imrenmemek elde değil.Yeşilin her tonu, inanılmaz güzellikte ki evler, hayvanlar ve sakin,sessiz bir hayat.Deniz ürünlerinin her çeşidini kesinlikle tadın.Fiyatları çok uygun ve inanılmaz lezzetli.


Marken balıkçı kasabası




Rotterdam'dan ilginç mimari örnekler


Rotterdam limanı



Delft şehiri ve kanal












Delft'te bir pazar sabahı













 
 



*Amsterdam'dan rahatlıkla ulaşabileceğiniz bir başka kanallar şehri Belçika'nın Brugge şehri.,Romantik ve muhteşem bu ortaçağ şehri ile ilgili bilgi için tlklayınız.http://eflatundinozor.blogspot.com/2012/09/sonbaharin-en-guzel-secimlerinden.html





                                   Sevgiyle kalın....

24 Nisan 2013 Çarşamba

10 KÜÇÜK GÜNEŞ


Çin efsanelerinden birinde bir zamanlar 10 tane güneş olduğu anlatılır.Bu güneşler, Cennetin
Doğusu'nun imparatoru Di Jun'la karısı güneş tanrıçası Xi He'nin çocuklarıdır.Gökyüzünü
aydınlatma görevi bu çocuklarındır.Her sabah biri,sırayla bu görevi üslenir.

Ama bir gün,yaramazlık yapıp hepsi birden yeryüzünü aydınlatmaya,ışımaya karar verirler.Bu
yüzden yeryüzü çok sıcak olur,sular kurur,ağaçlar ve bitkiler ölür.İmparator çocuklarına buna
bir son vermelerini söylese bile,çocuklar onu dinlemezler.Sonunda imparator onları korkutmak için okçusu Yiyi'yi çocuklarının üzerine gönderir.Ama Yiyi güneşlerin sebep olduğu kuraklığı,
açlığı görünce öfkesine yenilerek güneşlerden dokuzunu öldürür.İmparator durumu öğrenince
çok üzülür ve Yiyi'yi cennetten kovar ve onu ölümsüzlükten mahrum eder ama geriye sadece bir çocuğu kalmıştır.
İşte o zamandan beri yeryüzünü kalan o tek  çocuk,güneş ışıldatır.


                                          

                                                                          Sevgiyle kalın...





kaynak:Efsaneler&Mitler
             binlerce yıllk görsel bir yolculuk

22 Nisan 2013 Pazartesi

GÜNLERDEN PAZARTESİ 32 *ÖZLÜ SÖZLER*



Güzelliklerle dolu bir haftanız olsun....Hayatın her anını doyasıya yaşadığınızı ve hep hayatın içinde olduğunuzu ümit ediyorum.Eğer aksi bir durum varsa hemen şimdi hayata katılmaya
başlayın ve hep içinde olun.Ve unutmayın ki sağlık sorunlarından dolayı geçici de olsa hayatın,o
kaosun içinde(her şeye rağmen güzel)olamayan ama olmak isteyen nice insan varken sizin bundan faydalanmamanız .....(cümlenin sonunu tamamlamayı size bırakıyorum.
Sağlıkla ilgili bir probleminiz yoksa her şeye boş verin ve de dünyada ki mutlu insanlardan biri olduğunuzu da bilin..

Pazartesi gününe şu özlü ve komik sözlerle başlayalım,ne dersiniz?..

*Seni görünce gözlerim dolar,kulaklarım mark.

*Sol kulağını kapatırsan sağ duyulu olursun.

*Bebeğinizin altına yapmasını istemiyorsanız çevirin üstüne yapsın.

*Bizim bir tanıdık var dı,paraya para demezdi.Çünkü ''r''leri söyleyemezdi.

*Ağlarsa anam ağlar gerisi playback yapar. 
                                                                                                                                        






                                         
                                    Sevgiyle kalın....








kaynak:En Güzel Çocuk Fıkraları

19 Nisan 2013 Cuma

LONDON EYE LONDRA'YA BAKMAK...


LONDON EYE -EFLATUN DİNOZOR1 ile f100003617816036


London Eye, bu gün artık Londra'nın sembollerinden biri.Her yıl yaklaşık 3 milyona yakın turistin ziyaret ettiği,bu Avrupa'nın en yüksek dönme dolabı 25 kişi kapasiteli,32 adet
kapsüle sahiptir.Kapsüllerin içinde rahatlıkla hareket edebilir,çeşitli açılardan fotoğraf alabilirsiniz.London Eye,bisiklet tekerleği şeklinde tasarlanmış olup,tekerleğin dönüşü yaklaşık
30 dakika sürmektedir.Çok yavaş bir dönüş gerçekleştiği için yolcu almak için durmamaktadır.
Sadece engelli kişiler için izinle durdurularak biniş sağlanmaktadır.

Millennium Wheel'de denen London Eye Londra'ya gittiğinizde görmeniz gerekenlerden.
Özellikle açık bir havada ve günbatımında binmenizi öneririm.Muhteşem manzara karşısında
çok keyif alacağınıza eminim.Zaman ayırmayı unutmayın.
Bunu asla kaçırmamalısınız.

Yukarıdaki videoyu çektiğim fotoğraflardan sizin için düzenledim,beğendiniz mi?... 




*Kısa sürede Londra'yı gezmeniz için linki tıklayın:2 GÜNDE LONDRA'YI GEZMEK

*Noel öncesi Londra sokakları için linki tıklayın: http://eflatundinozor.blogspot.com/2013/12/noel-oncesi-londrada-olmal.html



                                                                                   Sevgiyle kalın...







kaynak:vikipedi

17 Nisan 2013 Çarşamba

KÜTÜPHANEMDEN:DÜNYA MUTFAKLARI ATLASI



Bugün sizlere farklı,değişik bir kitaptan bahsetmek istiyorum.Artun Ünsal'ın önsözü ile Sorbonne
Üniversitesi kültürel coğrafya doçenti Gilles Fumey ve ESTHUA Üniversitesi beslenme coğrafyası doçenti Olivier Etcheverria'nın yazdığı bu kitap bize çeşitli ülkelerin yiyecekleri,yemek pişirme usulleri,yeme biçimlerini ve bu ürünlerin hikayesini anlatıyor.Ayrıca tatların analizleri,kalite arayışları gibi konular harita ve grafiklerle anlatılarak bir gastronomi atlası
sunulmakta.
Coğrafya atlası dışında başka atlas var mı derseniz?İşte size Dünya Mutfakları Atlası.
NTV yayınlarından çıkan ve ilk baskısı 2007 de yapılan kitap,bu konuda size ışık tutacak ve aradığınız her şeyi bulabileceğiniz bir kitap. 








                                                                                           Sevgiyle kalın....






15 Nisan 2013 Pazartesi

GÜNLERDEN PAZARTESİ 31 SORU-CEVAP



 Bu pazartesi,sizleri çiçeklerle karşılamak istedim.Çiçeklerin insana mutluluk,huzur ve iyi elektrik verdiğine inanlardanım.Renkleri,kokuları ile  içimizi açan çiçeklerin resimleri bile
insanı mutlu kılmıyor mu?....Şu fotoğrafların sayfamızı nasıl güzelleştirdiğine,nasıl canlılık
verdiğine bakın.Sizin de içinizin açıldığını görüyor gibiyim.
Bu girişten sonra bu haftanın gönlünüzce geçmesini dileyerek pazartesi soru-cevaplarına geçiyorum.

 

*Türkiye'nin en namuslu ilçesi hangisidir??..


                                                Şereflikoçhisar     


*En kibar kuş hangisidir?.. 


Baykuş
                                                                          
*Milletvekillerinin en çok yediği salata hangisidir?..


                               Laf salatası



*Yarım elma neye benzer?


Diğer yarısına
*En temiz böcek hangisidir?


                                              Hamam böceği


*Toz şeker kesme şekere ne demiş?


Fazla kabarma,seni de benim gibi ezerler.



*Hangi kaba su konmaz?..
  

                                         Ayakkabıya




*Adamın biri durmadan uluyormuş,neden?


İçine kurt düşmüşte ondan



*Hangi macunla diş fırçalanmaz?


                                        Lahmacunla




*En çok acı çeken dağ hangisidir?


Ağrı dağ



                                                                     *Kızdığını en çok kim belli eder?


                                                                                                             Ütü



Bu günlük bu kadar........ 



                                                                                            Sevgiyle kalın....



                                                                                                 



kaynak:En Güzel Çocuk Fıkraları

12 Nisan 2013 Cuma

KÜTÜPHANEMDEN:MÜSTESNA İSTANBUL



Size,bu gün İstanbul'la ilgili bir sokak rehberinden bahsetmek istiyorum.Ama bu sokak rehberi
her zaman rastladıklarımızdan değil.Farklı bir yapısı var,içinde 100 kadar hakikaten *müstesna*
mekan ve müesseseyi barındıran,konuyla ilgili gerekli bilgileri veren bir kitap.
Trend dışı,farklı lezzetler,balıkçı,kitapçı,mobilyacı,örücü,kasap,pastane gibi yerler arıyorsanız ve de hiç bilmediğiniz,pek duymadığınız yerleri görmek istiyorsanız bu kitap sizin için doğru adres.
*Müstesna İstanbul küçük dükkanlar kitabı/1*eşliğinde İstanbul'u gezmek size keyif verecektir.
Boyut Yayınlarından yayınlanan bu kitabı çantanızın içinden çıkarmayın,şehiri gezerken size
yol gösterecek ve sizi mutlu kılacak bir rehber. 

Müstesna İstanbul 
küçük dükkanlar kitabı/1   Pukka Living







                                                                   Sevgiyle kalın.....

10 Nisan 2013 Çarşamba

PROMETHEUS .... ATEŞİN ÇALINMASI..



 Antik Yunan mitleri insanların yaradılışlarıyla ilgili çok çeşitlilik gösterir.Efsaneler çeşitlidir,bunlardan biri de aşağıda anlatılandır.
Altın,gümüş ve bronz ırklar zaman içinde kendilerini yok etmişler ve neticede mevcut insan ırkı
 ortaya çıkmıştır.
Titan Prometheus, insanların koruyucusu olmuştur.İnsanlara denizcilikle ilgili beceriler öğretmiş,etin bir kısmını kendilerine ayırıp,diğer kısmını tanrılara nasıl kurban verileceğini
 göstermiştir.Ama Prometheus'un insanların yanında yer alması ve onlara akıl öğretmesi tanrı Zeus'u kızdırdı.Zeus o kadar kızdı ki insanlara ateşi vermeyi reddetti.Bunun üzerine Prometheus
cennetten ateşi çaldı ve dünyaya getirdi.Tanrı Zeus bu hırsızlığı cezasız bırakmadı ve Prometheus'u her gün bir kartalın gelip ciğerini yiyeceği bir kayaya zincirledi.Ciğer her gün kendini onardığından işkence devam etti.Bu çile ancak binlerce yıl sonra yaralı insan başlı bir atın Prometheus'un yerini almaya gönüllü olmasıyla bitecektir.Kayaya yaklaştığı sırada Zeus onu takım yıldızına çevirir ama tam o sırada Yunanlı kahraman Herakles kartalı öldürerek Prometheus'u kurtarır.

MÖ:5 yy.da yaşayan Yunanlı oyun yazarı Aeschylus Prometheus efsanesi ile ilgili pek çok oyun
yazmıştır.


Sevgiyle kalın...







                                                                   


                          kaynak:Kökenleri ve Anlamlarıyla Efsaneler&Mitler
                                 Binlerce Yıllık Görsel Bir Yolculuk


8 Nisan 2013 Pazartesi

GÜNLERDEN PAZARTESİ 30 - BİLİN BAKALIM?



Yine mi yüzünüzden düşen bin parça,yine mi haftaya karalar bağlayarak başladınız?Böyle bir başlangıcın sizi olumsuz etkileyeceğini biliyorsunuz değil mi?Her şeyin ters gitmesini istemezseniz eğer,ifadenizi düzeltin ve gülümseyerek haftaya başlayın..Ve unutmayın sağlık
sorunları ile uğraşan ya da hayatla ilgili ciddi problemleri olan bir sürü insan sizin yerinizde
olmak için can atmakta.Siz ise *pazartesi sendromu* diye tutturmuşsunuz kendinize dünyayı
dar ediyorsunuz.Rahatlayın biraz,çay veya kahvenizi alın,arkanıza yaslanın,yüzünüzde bir gülümseme aşağıdaki sinir soruların doğru cevaplarını bulun...



a)Bir elmayı yerken,kurt bulmaktan daha kötü olan nedir?
                                                                *yarım kurt çıkması*

b)İnsan ne yiyince üzülür?
                                          *kazık*


c)Bize ait olduğu halde,başkalarının kullandığı şey nedir?
                                                                                    *adımız*


d)Anne kırkayağın en çok yorulduğu gün,hangisidir?
                                                                                   *çocuklarının ayaklarını yıkadığı gün*
e)Hangi kalemle yazı yazılmaz?
                                                                                        *kontrol kalemiyle*


f)Servis yapıldığı halde,yenmeyen şey nedir?
                                                                    *tenis topu*    
 

g)Adamın biri hamama gitmiş,terlememiş,neden?
                                                                                        *çünkü adam No-ter'miş*

h)Sürahi bardağa ne demiş?
                               *Sen olmasan içimi kime boşaltırdım?*


ı)10 tilki,8 kedi,20 tavuk ne yapar?

                                                   *gürültü*



i)Kedi ile kaleci arasında ne fark vardır?
                                                               *Biri tuttuğunu,diğeri tutamadığını yer* 
  





                                                                          Sevgiyle kalın....    








kaynak:En Güzel Çocuk Fıkraları



5 Nisan 2013 Cuma

BİR İSTANBUL KLASİĞİ: LALE FESTİVALİ..

Lale, soğan şeklinde yetiştirilir.Hayat,aşk ve ölümsüzlük sembolüdür.Ana vatanı Asya kıtasıdır.
Türkler tarafından Anadolu'ya getirilmiştir.16.yy.da Kanuni Sultan Süleyman tarafından Hollanda kralına armağan olarak gönderilmiş ve çok beğenilen lale, zaman içerisinde Hollanda'nın popüler çiçeği olmuştur.Bugün Hollanda sembolü olan laleyi en fazla üreten ülke konumundadır.


Pers Mitolojisinde,bir çiğ tanesine yıldırım düşer ve çiğ tanesi ile yaprak alev alır.Daha sonra donarak lale çiçeğini oluştururlar.Lalenin ortasındaki koyuluğun da bu yanma sonucu olduğuna
inanılır.

Mevsimi kısa süren fakat en güzel çiçeklerden biri olan lalenin bir çok çeşidi ve rengi vardır.
Hatta *Siyah Lale*bir filme bile konu olmuştur.



İstanbul Lale festivali 1 Nisan da başladı.Festival kapsamında Hidiv Korusu,Göztepe 60.Yıl Parkı,Gülhane Parkı,B.Çamlıca Korusu,Fethipaşa Korusuna çok çeşitli türlerde laleler dikildi.


Baharın en güzel etkinliği,lale zamanı bence kaçmaz !!..


                                         
                                                                                         Sevgiyle kalın....







kaynak:Vikipedi
              







3 Nisan 2013 Çarşamba

YAVAŞ ŞEHİR VE YAVAŞ İNSAN...



İtalya'dan başlayan yavaş şehir harekatını(cittaslov)biliyorsunuz bütün dünyada ses getirmişti.
Ülkemizden de ilk başvuru Seferihisar şehiri tarafından yapılmıştı.Daha sonra Akkaya,Gökçeada
Taraklı gibi şehirlerimizde bu projeye dahil olmuşlardı.Doğayı,yerel değerleri koruyup,kent stresinden uzak,sakin bir yaşam öneren cittaslov'un amblemi, sümüklü böcek.Hepimizin yakından tanıdığı,nemli yerlerde bulunan,özellikle sonbaharda görülen sümüklü böcek bir sembol olarak karşımızda.Şehirler bile şu hayatta yavaşlamaktan yana ise bizlerin birey olarak daha yavaş,daha dingin bir yaşam seçmemiz gerekmez mi?..Çocukluktan itibaren  bu koşuşturmaların bedenimize verdiği zararları,en azından *belirli yaştan*tan sonra ki hayatımızda tıpkı sümüklü böceğin yavaş yavaş ama emin adımlarla aldığı yol gibi önleyebiliriz.Şehirler
yavaşlayabiliyorsa bizde yavaşlayarak önümüzdeki yıllara pozitif katkı yapabiliriz.Ne dersiniz?....


                                                                               

                


                        Sevgiyle kalın...


1 Nisan 2013 Pazartesi

GÜNLERDEN PAZARTESİ 29 AZRAİL GELMEDEN...


Bu gün,1 Nisan. Her gün, bir gün daha güzelim bahar günlerine ve yaza yaklaşıyoruz.Pazartesi sendromunu filan boş geçin,şu güzelim bahar günlerinin tadını çıkarın.Şu dünyada büyük problemleri olan veya hastalıklarla savaşan insanları düşünün ve ota böceğe tavır
yapmaktan vazgeçin.
Veeeeee..1 Nisan şakaları yaparak çocukluğunuza dönün,günün keyfini çıkarın.Kocaman gülün.
Pazartesi fıkralarına gelince:

                    
**Bir kış günü adamın birinin kapısı çalınmış.Açmış,karşısında Azrail.
Azrail:
-*Haydi,bakalım zaman geldi,gidiyoruz*demiş.
Bakmış adam durum ciddi;belki bebek taklidi yaparsam Azrail acır bana diye düşünmüş.
Başlamış bebek gibi ağlamaya.
-Inga,ınga...
Azrail'den ses gelmiş:
-Haydi attaya gidiyoruz,attaya !...





**Azrail günlerden bir gün yine can almaya çıkmış,bir kapıyı çalmış:
-*Haydi gidiyoruz*demiş.
Karşısındaki adamcağız şaşırmış;başlamış yalvarmaya:
-Ne olur etme eyleme,bana acı,biraz daha zaman ver.
Azrail iyi bir günündeymiş.Şöyle bir bakmış,nasıl sa acımış.
-*Peki*demiş,gitmiş.
Aradan uzun bir süre geçmiş.Adamcağız bu olayı unutmuş,rahatlamış.
Bir gün seyahate çıkmış.Tam da arkasına yaslanmış,uçağın penceresinden bulutları seyrederken
Azrail gözükmüş:
-*Haydi,bakalım vakit tamam.*demiş.
Adamcağız,şaşırmış yine başlamış yalvarmaya:
-*Bana biraz daha süre ver,bak bir seyahate çıkıyorum*demiş.
Ama Azrail bu sefer acıma belirtisi göstermemiş.Son bir ümit adamcağız:
-*Bana acımıyorsan,şu bir uçak dolusu yolcuya acı.Onlar da benim yüzünden ölecekler.
Azrail,gülümsemiş:
-*Sen biliyormusun bu kadar kişiyi bir araya toplayabilmek için ne uğraş verdim ben*demiş.

  

                                                    Sevgiyle kalın.....